Published on Aralık 24th, 2024

AABK Onursal Başkanlığı geri alınmak istenen Turgut Öker’e “darbe”

Onursal başkanlık statüsü, var olan yönetim tarafından geri alınmak istenen Öker, tartışmalar sonrası ilk kez Avrupa Demokrat’a özel açıklamalarda bulundu. Öker: “Bu hakka da hadde de sahip değiller”

Avrupa Demokrat Haber Merkezi

İlk kez iki gün önce, “Turgut Öker’in Onursal Başkanlığının Alınması Gündem Değiştirme Hamlesi mi?” başlığıyla “Welg Medya’da yer alan habere göre, tartışma tüm kurumlarda sürerken, bu haber üzerine AABK’dan kamuoyuna henüz bir açıklama yapılmadı. Avrupa Demokrat olarak da konu hakkında bilgi istediğimiz halde AABK’dan henüz gelmedi. AABF ve AABK’nın kurucu başkanlarından olan Siyasetçi Turgut Öker, Avrupa Demokrat’ın sorularını yanıtladı.

Aşağıda, Welg Medya’nın haberini ve AABK Yönetiminin kurumlarına gönderdiği “Turgut Öker Onursal Başkanlık Statüsü” başlıklı yazının tamamını veriyoruz. Bu iki yazıdan sonra, haberimizin sonunda Öker’in açıklaması yer alıyor.

Welg Medya’nın haberi

Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu’nun (AABK) Turgut Öker’in Onursal Başkanlık unvanını geri alma kararı, Alevi toplumu içinde hararetli tartışmalara yol açarken, bu adımın zamanlaması ve gerekçeleri tartışmaların odağına yerleşti. Bu kararın, AABK ve Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) hakkındaki ciddi iddiaları gölgelemek için bir “gündem değiştirme hamlesi” olduğu yönünde eleştiriler yapılıyor.

Gündemdeki Tartışmalar: Deprem Paraları ve Sivas Belgeseli İddiaları

Son dönemde, AABF ve AABK hakkında deprem bağışlarının akıbeti, 500 bin Euro’ya varan maliyetli bir Sivas belgeseli ve diğer mali konularla ilgili ciddi iddialar gündeme taşındı. Özellikle Almanya’daki federasyonların bağışların dağıtımı ve mali şeffaflık konusundaki yetersizlikleri eleştiri konusu olmuştu.

Alevi toplumunda önemli bir yer tutan ve manevi değeri yüksek olan Sivas Katliamı üzerine yapılan belgeselin bütçesi de yoğun tartışmalara neden oldu. İddialara göre, belgeselin maliyeti Avrupa’daki Alevi kurumları için büyük bir yük oluştururken, şeffaflıktan uzak bir süreç yürütüldü. Türkiye’de iki sinema filmi maliyetine denk bir harcamanın sadece bir belgesel için yapılması, Alevi toplumu içinde derin bir rahatsızlık yarattı.

Turgut Öker Kararı: Gündem Değiştirme Mi?

Tam da bu iddiaların Alevi toplumunda tartışıldığı bir dönemde, AABK tarafından Turgut Öker’in Onursal Başkanlık unvanının geri alınması, dikkatleri başka yöne çekmek için bir hamle olarak değerlendiriliyor. Turgut Öker, Avrupa’daki Alevi örgütlenmesinin en önemli isimlerinden biri olarak bilinirken, bu kararın Alevi toplumu üzerindeki etkileri ve zamanlaması “manidar” olarak yorumlanıyor.

Alevi Toplumunda Bölünme ve Töhmet Altında Kalma Durumu

Alevi toplumu, hiçbir zaman bu denli töhmet altında kalmamıştı. Turgut Öker gibi sembolik bir figür üzerinden alınan karar, bir yandan Alevi hareketi içinde bölünmelere neden olurken, diğer yandan yıllardır Alevi örgütlenmesinin üzerine titizlikle inşa ettiği birliğe zarar veriyor.

Alevi dünyası, dayanışma ve birlik ruhuyla tanınmasına rağmen, bu tür kararlar ve iç tartışmalar, Alevi hareketini zayıflatıyor. Turgut Öker’in Onursal Başkanlık unvanının iptal edilmesi, birliğe katkı sağlamak yerine, mevcut sorunları derinleştiren bir adım olarak değerlendiriliyor.

AABK’nin Gerekçeleri ve Eleştiriler

AABK, Öker’in kurum içi tartışmaları sanal alanlara taşıdığı ve kurumun itibarına zarar verdiği gerekçesiyle bu kararı aldığını ifade etti. Ancak bu gerekçeler, geniş kesimler tarafından yeterince ikna edici bulunmadı.

Eleştiriler, AABK’nin bu kararı şeffaflık sorunlarını örtbas etmek ve kamuoyunun dikkatini başka yöne çekmek amacıyla aldığı yönünde yoğunlaşıyor. Alevi toplumundan yükselen tepkiler, bu kararın derinlemesine bir açıklama yapılmadan alınmış olmasının, hem Öker’in şahsına hem de Alevi toplumunun ortak değerlerine zarar verdiğini ortaya koyuyor.

AABK Yönetiminin 14 Aralık tarihli yazısı

BİLGİLENDİRME

Sayın Başkan,

Değerli Yönetim Kurulu Üyeleri,

Konu: Turgut Öker Onursal Başkanlık Statüsü

Son yıllarda kurumumuza yönelik sistemli bir şekilde yürüttüğü ve her geçen gün daha da artan hakaretleri, iftiraları ve asılsız iddiaları artık tahammül sınırlarını aşmış durumdadır. Bu tavır ve davranışları hem kurumumuzun saygınlığına hem de temsil ettiğimiz değerlere ciddi zararlar

vermektedir. Söz konusu eylemleri, yalnızca hayal kırıklığı yaratmakla kalmamış, aynı zamanda

büyük bir tepkiye yol açmıştır.

Hatırlatmak isteriz ki, 11 Mayıs 2010 tarihinde Oberhausen Cemevimizde gerçekleştirilen, divan başkanlığını bizzat Sayın Turgut Öker’in yaptığı AABF Seçimsiz Genel Kurulunda, aşağıdaki karar oy birliğiyle alınmıştı:

Oberhausen Kararı:

AABF’ye bağlı tüm organlarda görev alan yöneticilerimiz ve üyelerimizin, örgüt içi her türlü tartışmayı sanal ortamlara taşıyarak, ilgili veya ilgisiz her kuruma ya da bireye göndermesi kesinlikle doğru bulunmamaktadır. Sorumluluk üstlenmiş yöneticilerimiz, yapacakları her türlü yazışmayı yalnızca sorumlu kurumlarla gerçekleştirmelidir. Sorunlarımızı tartışacağımız tek alan, örgütümüzün resmi toplantılarıdır. Bundan böyle, sanal alanda örgüt içi sorunları her türlü elektronik yazışmalar (e-posta, Facebook, MSN vb.) yoluyla örgütün tüzük, amaç ve ilkelerine aykırı şekilde tartışan ya da bu konuları sanal alana taşıyan örgüt yönetici veya üyelerinin, disiplin suçu işledikleri kabul edilerek AABF Merkez Disiplin Kurulu’na sevk edilmeleri kararlaştırılmıştır.

Bu karara imza atan, hatta divan başkanı olarak kararın alınmasını sağlayan Turgut Öker olmasına rağmen, yıllardır bu kararı açıkça ihlal etmektedir. Sanal platformlarda ve kamuoyunda sürekli olarak kurumumuzu hedef alan, iç meseleleri çarpıtarak yaymaya ve kurumumuzu itibarsızlaştırmaya çalışmaktadır. Bu açık bir sorumsuzluk ve kurumsal kimliğimize karşı ciddi bir saldırıdır.

Onursal Başkanlık ünvanı taşımanın gerektirdiği saygınlığa ve sorumluluğa uygun davranması beklenirken, sergilediği tutumlar kurumumuzun temel değerlerine ve işleyişine açıkça zarar vermiştir. Şu hususları vurgulamak isteriz:

Bu davranışları, kurumumuzun birliğini ve dayanışma ruhunu zedelemenin ötesinde, bilinen çevrelerin değirmenine su taşıdığını açıkça belirtmek isteriz.

Özellikle ülkemizi derinden etkileyen deprem felaketinin ardından, sosyal medya ve televizyon yayınlarındaki ithamları ve saldırgan üslubu, kurumumuzun dayanışma çabalarına gölge düşürmüş, halkımızın güvenine ve birlik ruhuna zarar vermiştir. Bu süreçte sergilediği tutumlar asla kabul edilemez.

Kurumumuz, bu davranışları defalarca açıkça ifade etmiş ve bu konuları görüşmek üzere Turgut Öker’i birçok toplantıya davet etmiştir. Son olarak 14.12.2024 tarihinde Wuppertal Cemevimizde AABK Yönetim Kurulu toplantımıza katılacağını bildirmesine rağmen, toplantıya iki gün kala katılmayacağını bildirmesi, tarafımızca büyük bir sorumsuzluk ve açık bir saygısızlık olarak değerlendirilmiştir.

Ayrıca Sayın Turgut Öker, 10.09.2022 tarihinde Fransa Saint Louis Cemevimizde, sosyal medyada, WhatsApp gruplarında yaptığı ve kurumumuzun itibarını zedeleyici nitelikteki açıklamaları nedeniyle bir toplantıya davet edildi. Bu toplantı yaklaşık 12 saat sürdü ve sonunda Onursal Başkanlık statüsünü artık kullanmayacağını beyan etti. Toplantıda ayrıca, şu ifadelerde bulundu: “Türkiye’de yaşıyorum, siyasi çalışmalarıma yoğunlaşacağım. Merkez Yürütme Kurulu üyesi olduğum partimin mücadelesinden dolayı büyük bir onur duyuyorum ve bu mücadelenin bir parçası olarak çalışmalarımı sürdüreceğim.”

Ancak bu açıklamalara rağmen, olumsuz tutum, davranış ve açıklamaları giderek artarak devam ettiği gözlemlenmiştir. Bu süreçte, kurumumuza yönelik eleştirileri yapıcı olmaktan ziyade kurumu yıpratıcı bir niteliğe büründüğü, toplumsal huzuru zedeleyici ve kurumun itibarına zarar verici bir etki yarattığı tespit edilmiştir.

Tüm bu nedenlerle, kurumumuza ve temsil ettiği değerlere verdiği büyük zararlar göz önüne alınarak, Turgut Öker’e daha önce verilen Onursal Başkanlık ünvanını, oy birliğiyle alınan karar neticesinde artık kullanamayacağını açıkça bildiririz. AABK nazarında Turgut Öker artık Onursal Başkan değildir.

Son olarak, kurumumuza yönelik;

Saygısızlıkları ve tahribatı daha fazla devam ettirmemesi temennisiyle, bundan sonraki özel hayatında başarılar dileriz.

Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu

Öker: “Bu hakka da hadde de sahip değiller”

Konu ile ilgili olarak Avrupa Demokrat’tan Hüseyin Şenol’a açıklamada bulunan 37 yıldır Alevi mücadelesinin içinde yer alan kurucu aktivistlerden AABK Onursal Başkanı Turgut Öker 2011 yılından beri onursal başkan statüsünde bulunuyor.

“Yönetim Kurulu benim onursal başkanlık statümü kaldırma haklarına sahip değil” diyen Öker, “Buna hakları da yok, hadleri yok. Bunu ancak genel kurul yapmalıdır” dedi. Görüşmemeizde “Bu benim özel meselem değil, varlık meselemdir. Susmam beklenemez” diyen Öker, “Susmak onursuzluktur” dedi.

Eleştirileri üzerine, “imaj kaybına uğradıkları” iddiasına da yanıt veren Öker “Eleştirmek, hesap sormak mı imaj kaybı, yoksa yapılan yanlışlıklar mı imaj kaybına neden olmuştur?” diye sordu.

Son olarak AABK Onursal Başkanı Turgut Öker şöyle dedi: “Toplanan 3 milyonun hesabı verilemiyor. Diğer sorularımızın da yanıtını alamıyoruz. Tüm bunlara yanıt vermesi gereken yönetim, hesap vermek yerine gündemi değiştirme çabası içerisinde”

Öker, meselesinin özel olmadığını, Alevi hukuk ve anlayışının da kendisine bu görev ve sorumluluğunu verdiğinin altını bir kez daha çizerek, mücadelesini sürdüreceğini belirterek şunu da ekledi: “Onursal Başkanlık ancak yüz kızartıcı bir suç istendiğinde, genel kurullarda geri alınabilir, yolsuzlukların üzerine gitmek değil, yolsuzluk yapmak yüz kızartıcı bir davranıştır”