Published on Aralık 4th, 2024
0Almanya’da yeni düzenlemeler | Gül Güzel
Almanya’da iltica “Güvenlik Paketi” ile kendi kaderini tayin etme hakkında değişiklikler…
İltica ve ikamet kanununda “Güvenlik Paketi” ile değişiklikler yanı sıra Sığınmacılara Yardım Kanununu da etkileyen sözde güvenlik paketi kapsamında getirilen yenilikler 31 Ekim 2024’te yürürlüğe girdi. Bu yeni yasa düzenlemeleriyle hem olumlu, hem de olumsuz birçok değişikliği gözlemlediğimizde, gelişmelerden olumlu ve olumsuz etkilenenleri bilgilendirmek amacıyla bu bilgileri siz okurlarımızla paylaşma gereğini duyduk.
Sığınmacılara şimdiye kadar yapılan yardımlar, değişen yeni Yasasıyla, 2025’te daha düşük oranda olacak.
Sığınmacılara yardımlar, Yeni Yardım Yasasıyla 2025 yılından itibaren geçerli olacak standart oranları, Federal Kanun Gazetesi’nde yayımlandı. 2024 ile karşılaştırıldığında, yardımlar çeşitli ihtiyaç düzeylerinde ayda 13 ila 19 Avro arasında azalacak. Bu düzeltmenin arka nedeni ise, 2024’teki fiyat artışının beklenenden düşük olmasından kaynaklı olduğu iddia ediliyor. Bu düzenlemenin yanısıra Mülteciler artık alış-verişlerde ödeme kartı ile kendilerine yasalarca verilen yardımları ödeyebilecekler. Ayda yalnız 50 Avro bar olarak çekebilecekler(Mültcilerin aldıkları mülteci yardımını, herhangi bir şahıs veya kuruma ödemesini engelleme tedbiri…)
Bu düzenlemelerin yanısıra Almanya bölge yönetimi mahkemelerince Mültecilerin konum ve Hırvatistan’da uğradıkları polis-köpek vb şiddetlerden dolayı alınan Münster kararları ile Dublin kararının uygulanmaması ve Münich idare mahkemesinin yeni düzenlemeleriyle LGTB+ Kendi Kaderini Tayin Etme Hakkına dair bilgiler.
VG – İdare mahkemesi Münster,
12.06. 2024 tarihli karar – 8 L 284/24 – asylum.net: M32513
Diğer nedenlerin yanı sıra Yahudi karşıtı ifadeler nedeniyle fırsat oturma izninin geri çekilmesi: WhatsApp statüsünde Nasyonal Sosyalist adaletsizliği önemsizleştiren, özgür demokratik temel düzene bağlılığın yalnızca göstermelik bir bağlılık olduğunu öne süren Yahudi karşıtı görüntüler ve ifadeler yayınlanırsa oturma izni iptal edilebilir. Bu bakımdan özgür demokratik, temel düzene taban tabana zıttır.
VG- İdare mahkemesi München,
22 Şubat 2024 tarihli karar – M 10 K 23.50597 ´asyl.net: M32448
Hırvatistan’da sistemsel eksiklikler nedeniyle zincirleme sınırdışı tehdidi:
- İltica Prosedürü Yönergesi’nin (RL 2013/32/EU) 6. maddesi uyarınca iltica prosedürüne erişim hakkının düzenli olarak ihlal edilmesi, geri gönderme yasağı ve toplu sınır dışı yasağı, Hırvatistan’ın iltica alanındaki sistematik eksiklikler nedeniyle sistem varsayılabilir. Bu sistemik eksiklikler nedeniyle, aynı zamanda gerçek bir insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele riski de bulunmaktadır.
- On binlerce vakada Hırvat yetkililer, sığınma başvurusu sırasında Hırvatistan’da kalmanın yasa dışı olduğunu tespit eden ve geçiş ülkeleri Bosna-Hersek veya Sırbistan’a sınır dışı edilme emrini veren sözde “7 günlük belgeler” yayınlıyor. Bunlar, Geri Dönüş Yönergesi uyarınca geri gönderme kararlarıdır ve dolaylı ret durumlarında, İltica Prosedürleri Yönergesi’nin 6. ve 9. maddelerindeki usuli garantileri ihlal eder; buna göre kişiler özellikle İltica prosedürünün incelenmesi sırasında Üye Ülkede kalma hakkına sahiptir.
- “7 günlük belge” olarak adlandırılan belgeye dayanarak verilen Bosna-Hersek’e dönüş kararının, Dublin prosedürü kapsamında Almanya’dan Hırvatistan’a nakledilen kişiler hakkında da uygulanacağı varsayılabilir. Onlar için ciddi zincirleme sınır dışı edilme riski bulunmaktadır.
- Bosna-Hersek veya Sırbistan’a toplu sınır dışı etmelere sıklıkla acımasız güç kullanımı da eşlik ediyor. Bulgulara göre, toplananların ağaçlara bağlanıp o yöne doğru ateş edilmesi, yeni açılan yaraların sirkeyle ovulması, elektrik şoku ve tüfek dipçiği veya tahta çıta gibi sert cisimlerin kullanılmasının yanı sıra zorla nehire atılmaları da söz konusu. Elleri bağlı olarak nehirden karşıya geçmelere mecbur edilmeleri. Hırvat polis memurlarının, açık taleplere rağmen, koruma arayan kişileri yaklaşık 24 saat boyunca aşırı kalabalık gözaltı hücrelerine götürdüğü, onlara yiyecek veya içecek hiçbir şey vermediği söyleniyor.
- Hırvatistan’da, Hırvat polisinin aşağılayıcı veya insanlık dışı muamelesine maruz kalan sığınmacılara yönelik etkili yasal koruma mekanizmaları bulunmuyor.
Kendi kaderini tayin etme hakkı (Selbstbestimmungsrecht) terimi, hukuk sisteminin açık bir parçası değil, daha ziyade bir insan hakları fikridir. Bu nedenle her kişi ve her grup, ilgili toplumun kabul görmüş kurallarına uygun olduğu sürece, kendi işlerini özgürce ve başkalarının, özellikle de devlet yetkililerinin müdahalesine maruz kalmadan düzenleme hakkına sahiptir.
Cinsiyetine dair kişinin kendi kaderini tayin etme hakkı (SBGG)
Almanya yasasında yapılan yeni düzenleme ile birçok insan için käbus olan yasaklar ve bu çerçevede mağdur konumunda olan bireylerin toplumda tahkir-hor görülmesi artık tarihe karışıyor diyebiliriz. Kendi Kaderini Tayin etme Yasası (SBGG) 1 Kasım 2024’te yürürlüğe girdi. SBGG’ye göre, trans*, inter* ve non-binary kişiler, nüfus dairesinde artık basit bir prosedürle cinsiyet girişlerini ve adlarını yapacakları başvuru ile değiştirebilecekler.
Bu değişikliğe dair Federal Bakan Lisa Paus: “Tüm transgender, interseks ve non-binary kişiler için çok özel bir gün: 1 Kasım’dan itibaren cinsiyetlerini belirleme hakları önemli ölçüde güçlendirilecek. Kendi Kaderini Tayin etme Yasası’nın yürürlüğe girmesiyle birlikte, yalnızca cinsiyet ve adların değiştirilmesi nihayet bir gerçekliğe dönüşüyor. Ve bu yasa ile birlikte kısmen anayasaya aykırı olan transseksüellik yasası da tarih oldu.”diyor.
Temel Kanun, cinsiyetin kendi kaderini tayin etme hakkını kişilik hakları çerçevesinde korumaktadır. Cinsiyet girişi konusunda kendi kaderini tayin etme kanunu ve diğer mevzuatta yapılan değişiklik, kısaca kendi kaderini tayin kanunu ile trans, interseks ve non-binary kişiler için bu haklar önemli ölçüde güçlendirilmiştir.
Kendi Kaderini Tayin Yasası 12 Nisan 2024’te Federal Meclis’te kabul edildi ve 21 Haziran 2024’te Federal Kanun Gazetesinde açıklandı. Değişikliğin sicil dairesinde tescili ile ilgili olan 4. Bölüm SBGG, 1 Ağustos 2024 tarihinde yürürlüğe girmişti. Bu fıkra, cinsiyet kaydı ve ad değişikliğinin beyanın verilmesinden üç ay önce nüfus müdürlüğüne bildirilmesi gerektiğini öngörmektedir.
Almanya’da SBGG ile halihazırda cinsiyet kimliğinin gerçekleşmesine yönelik benzer düzenlemeleri sağlayan değişikliği Almanya’nın 16 eyaleti takip ediyor.
Kişinin kendi kaderini tayin etme hakkı Kavramsal tarihi
Çoğu araştırmacı, kendi kaderini tayin hakkının fikri ve hukuki kökenlerinin Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi’nde (1776) ve Fransız Devrimi’nde (1789) bulunabileceği konusunda hemfikirdir. Kavram öncelikle halk egemenliği ve hükümetin vatandaşlara karşı sorumluluğuyla ilgiliydi. Terim daha sonra 19. yüzyılda devrimciler tarafından kullanıldı: B. Giuseppe Mazzini (1805–1872). Ancak self-determinasyon ilkesi ve self-determinasyon hakkı terimleri ancak Birinci Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında, buna bağlı jeopolitik ve ideolojik çalkantılar bağlamında genel olarak kullanılmaya başlandı. Hem Lenin (1870-1924) hem de Amerikan Başkanı Woodrow Wilson (1856-1924) kendi kaderini tayin etme terimini farklı şekillerde kullanmıştır. Paris Barış Konferansı (1919) birçok bakımdan kendi kaderini tayin ilkesini resmi olarak meşrulaştırdı.
Kadının Kaleminden: Gül Güzel – 04.12.2024