Makaleler

Published on Aralık 20th, 2024

0

Federal Almanya Başbakanı Olaf Scholz güvenoyu alamadı | Cumali Yağmur


Federal Almanya’da ekonomik krizin derinleşmesi, halkın sorunlarını çözmede yetersiz kalan trafik ışığı koalisyon hükümetinin düşmesine yol açtı. Başbakan Olaf Scholz, parlamentodan güven oyu alabilmek için bir öneride bulundu. Ancak parlamentodan güvenoyu alamayan Scholz, cumhurbaşkanına parlamentonun feshedilmesini önererek 23 Şubat’ta erken seçime gitmek zorunda kaldı.

Ekonomik krizlerin genellikle beraberinde siyasi krizleri de getirdiği bir gerçektir. Alman ekonomisinin kriz içinde olduğunu belirten ekonomistler, gidişatın hiç de iyi olmadığını vurguluyor. Ekonomideki mevcut rakamlar, ekonominin nasıl bir seyir izlediğini ve hangi alanlarda umut vaat ettiğini gözler önüne seriyor. Krizin yalnızca otomobil sektörünü etkilemediği, genel olarak Alman ekonomisinin sorunlarla boğuştuğu ifade ediliyor. Ekonomi uzmanı Florian Neuhann, ekonomik krizin hükümet krizlerini tetiklediğinin altını çiziyor. Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYİH), bir ülkenin ürettiği tüm mal ve hizmetlerin değerini ölçerken, bu rakamlar ekonominin küçüldüğünü ve sorunların büyüdüğünü gösteriyor.

Trafik ışığı koalisyonu hükümeti, 2024 yılında GSYİH’nın üst üste ikinci kez bir önceki yılın altında kalacağını çok önceden biliyordu. GSYİH, 2008 mali krizi ve 2020 korona salgını gibi uluslararası krizler sırasında olduğu gibi, son dönemde de negatif değerlere geriledi. Bu durum, Alman ekonomisinin aslında son beş yıldır bir durgunluk içinde olduğunu ortaya koyuyor.

İfo Enstitüsü Ekonomik Araştırma ve Tahminler Başkanı Prof. Timo Wollmershäuser, “Bu, çok uzun bir ekonomik zayıflık dönemi oldu,” diyor. Federal hükümetin düşmesi, ekonomik büyüme hızının beklenenden düşük olmasının bir sonucudur. Ortak Teşhis Proje Grubu da bu değerlendirmeyi paylaşıyor. Ancak ilgili enstitüler yüzde 0,8 ile 1,3 arasında daha düşük büyüme rakamları öngörüyor.

DIW Berlin Ekonomi Politikası Departmanı Başkanı Dr. Geraldine Dany-Knedlik, “2024’ün üçüncü çeyreğindeki pozitif büyüme oranı, Alman ekonomisinin yavaş yavaş krizden çıkmaya başladığını düşündürse de, bu görüşün hatalı olduğunu görüyoruz,” dedi.

Almanya’da enflasyon oranı yüzde ikiye düşerken, tüketici fiyat endeksi fiyatların geçen yılın aynı dönemine kıyasla ne kadar arttığını gösteriyor. Yüzde iki seviyesindeki enflasyon normal ve “sağlıklı” olarak kabul edilse de bazı mallarda, özellikle gıda ürünlerinde, enflasyon oranının çok daha yüksek olduğu görülüyor.

2022-2023 yıllarında enerji maliyetlerinin, kalorifer yakıtı, gaz ve benzin fiyatlarının artışı, tüketici fiyatlarını yukarı çekmişti. Ancak enflasyonun yeniden yüzde iki seviyesine düşmesi, tüketici davranışlarını olumlu yönde etkiliyor gibi görünüyor. Buna rağmen, gıda fiyatlarındaki artış orta sınıfı ciddi şekilde etkiliyor.

Dr. Geraldine Dany-Knedlik, Almanya’nın yüksek enerji fiyatları ve yapısal değişimlerle zorlu bir mücadele içinde olduğunu belirtiyor. Kimya ve metal sanayileri de krizden etkileniyor. Endüstrinin zayıflamasının bir nedeni olarak, yüksek enerji fiyatlarının yanı sıra vasıflı iş gücü eksikliği ve Çin’den gelen güçlü rekabet gösteriliyor. Dany-Knedlik, “Ekonomik zayıflık, şu anda imalat sektöründeki şirketler için oldukça zorlayıcı olan yapısal değişimleri beraberinde getiriyor,” diyor. Özellikle otomobil sanayisi bu süreçten etkilenirken, işsizlik oranında da artış yaşanıyor.

Ekim 2024’te işsizlik oranı yüzde altı seviyesine yükseldi. Bu oran, korona salgını dönemine benzer bir düzeyde; ancak yine de 2000’li yılların sonlarına kıyasla daha düşük. Globalleşen dünya ekonomik krizleri de beraberinde getirirken, Almanya’nın hâlâ eski tekniklerle üretim yaptığı eleştiriliyor. Ülke ekonomisinin toparlanması için hem yapısal hem de politik düzeyde ciddi adımlar atılması gerektiği bir gerçek.


Cumali Yağmur – 20.12.2024

Tags:


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑